viking mitolojisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
viking mitolojisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Temmuz 2019 Cumartesi

İskandinav Runik Alfabesi #17: Sowilo (Güneş)


Güneş deniz yolcularına rehberlik eder
balıkların yunağı boyunca karşı sahile taşıyan
deniz aygırı onları karaya getirene dek.


Sowilo, güneş anlamına gelir ve Hagalaz, Naudiz ile İsa gibi olumsuz rünlerden hemen sonra gelen olumlu bir harftir. Runik alfabede kötüyü kova gücüne sahip olan önemli harflerden biridir. Sowilo, “Parlayan bir aydınlık” ve “buzun rakibi” gibi isimlerle anılmaktadır.


En büyük gök cismi olan güneş, pek çok kültür tarafından tanrısal olarak kabul edilmiştir. Her şeyin büyüyüp gelişmesini sağlayan yegâne güçtür. Güneş aynı zamanda ruhsal aydınlanma için de uygun bir semboldür. Kişisel gelişime rehberlik eden verimli, üretken gücü simgeler.

  • İskandinav mitolojisinde güneşin yaratılışı:

Odin ile erkek kardeşleri Vili ve Ve evreni yaratırken güneşi en tepeye koymuştur. Düzyazı Edda’da Snorri Sturluson güneşin yaratılışından şu şekilde bahsetmiştir:

Mundilfari adında bir adamın iki çocuğu vardı. Çocuklar o kadar güzel ve harikaydılar ki adam kızına Güneş, oğluna ise Ay adını verdi. Kızını büyüyünce Glener isimli bir adam ile evlendirdi. Ancak tanrılar bu durumdan hoşnut olmadı ve erkek kardeşi ile kızı babalarının ellerinden alıp göklere yerleştirdiler.


İskandinav Runik Alfabesi #16: Algiz (Geyik Ayağı Otu)

Geyik ayağı otu bataklıkta büyür
suda cilalanarak, vahşice yaralayarak;
kanlarını yakar, üzerine elini değdirecek olanın.



Algiz kelime anlamı olarak “geyik ayağı otu” olarak bilinen koruyucu işaret olarak yorumlanır. Bu rün harfi karşınıza çıktığında olası herhangi bir tehlikeden korunacağınızı söyler.


Hayatımızda pek çok engelle karşılaşırız ve bu engeller bize gerçek tehlikeleri gösterir. Fakat Algiz sizin görünmeyen güçler tarafından korunduğunuzu belirtir. Kötü huylu düşmanlar, doğal afetler, hastalık, şiddet ve diğer olumsuz tüm etkenlerin bu rünü taşıdığınız müddetçe size zarar vermeyeceğine inanılır.

Algiz, hem “geyik” ile hem de “ayak otu” denen sihirli bir bitki ile ilişkilidir:

  • Geyik anlamı

Bir geyiğin boynuzları ile Algiz rününün arasındaki benzerlik aynı zamanda ikisi arasındaki anlam bağını güçlendirir. Geyik ya da erkek geyik, eski İskandinav ve Germen toplulukları için iri bir hayvandı. Geyik aynı zamanda şamanların ve sihirbazların totem hayvanı olarak görülürdü. Hatta Odin’in ünvanlarından biri geyik anlamına gelen “Elgr”dir. Germen mitlerindeki eş değeri ise “Woden”dir ve Vahşi Avın Boynuzlu Lideri olarak anlamlandırılır.



  • Ayak otu anlamı

Eski zamanlarda bitkiler sihir yapma amacı ile kullanılıyordu. Eğer bir bitki fiziksel etki üretiyorsa, sihirli bir seviyede işlevsel olduğu kabul edilirdi. Bu düşünce bitkilerin güçlü varlıklar oldukları fikrini doğurmuştur. Havamal’da (Yüce Kişinin Sözleri) Odin, rünlerin etkisiyle öğrenmiş olduğu bir bitki sihrinden şöyle bahseder:

Eğer biri bana zarar verecek olursa
Bir ağaç köküne rün harfleri yazarak
Bunu dileyen adama keder vereceğim,
Felaket ile karşılaşacak, ben ile değil.



29 Mayıs 2019 Çarşamba

İskandinav Runik Alfabesi #13: Jera (Yıl)


Hasat zamanı mutluluk getirir
Toprak (tanrıça)
Bize parlak meyveler bahşettiğinde.


Kelime olarak “yıl” anlamına gelen Jera rünü tüm yıllık döngüden çok hasat zamanına yani tarlaların mahsül verdiği zamana değinir. Bu da dileklerinizi gerçekleştirmek için verimli bir zaman diliminde olduğunuz anlamına gelir.

Jera hagalaz, naudiz ve isa gibi üç sert anlama sahip rün harfinin arkasından gelir; soğuk ve zorlu geçen dönemin ardından bahar ve yaz ile gelen rahatlık duygusunu bize gösterir. Jera aslında “verimli mevsim” ya da “hasat zamanı” anlamına gelir. Hasat zamanı, sarf edilen çabaların doluluğa ulaştığı andır.

İskandinav inançlarında bereket ve cömertlik için tanrı Frey'e dua edilirdi. O ve kız kardeşi Freya bolluk dağıtan tanrı ve tanrıçadır. İsimleri “beyefendi” ve “hanımefendi” anlamına gelen Frey ve Freya, Vanir’in kral ve kraliçesi verimlilik tanrılarıdır. Keltler Dana ve Brigit’e, Yunanlar Demeter ve Persephone’a, İskandinavlar ise Frey ve Freya’ya bereket için dua ederdi.


Tanrı Frey toprak ile yakın ilişki içindedir. Genellikle büyükçe bir erkeklik organı taşıyor olarak tarif edilir. O, topraktan çıkan bereketin ve büyüyüşün simgesidir.


24 Nisan 2019 Çarşamba

İskandinav Runik Alfabesi #11: Naudiz (İhtiyaç)

İhtiyaç kalbi sıkıştırır; 
fakat getirebilir yardımı ve şifayı 
eğer sesine zamanında kulak verilirse.


Naudiz, kelime anlamı olarak ihtiyaç/gereksinim olarak açıklanan rün harfidir. Baskıcı iki rün Hagalaz (dolu) ile İsa (buz) arasında olan Naudiz iki hoş olmayan “acı çekmek” ve “hareket acizliği” durumlarını eleştirir.

Naudiz bir nesne, hayvan ya da kişi yerine daha çok soyut kavramları kapsar. İskandinav ve Anglosakson inançlarında “ihtiyaç” sert ve zor bir tecrübe olarak belirtilir. Saksonlara ait edebi bir metinde “Ned bith wyrda heardost” yani “ihtiyaç içinde olmak bir insanın hayatta elde edebileceği en kötü kaderdir” yazmaktadır.

Naudiz bu gibi anlamları sebebiyle “baskıcı ve sıkıştırılmış rün” olarak anılmaktadır.

14 Mart 2019 Perşembe

İskandinav Runik Alfabesi #8: Gebo (Armağan)


Bir armağan geri döner verene
büyüklük ve onur ile; yardımcı olur armağan
yüreklendirir hiçbir şeyi olmayanları.


Gebo rün harfi bir hediyeyi ya da ister mal için ister zaman, enerji, sevgi için bir takas eylemini temsil eder. Size cömertçe ve fazla bir beklentiniz olmadan vermeyi öğütler. Eğer hediyeyi verirken karşımızdaki kişinin bize borçlu kaldığını düşünürsek o zaman neyi hediye etmiş oluruz? Bu yüzden hediyenin en önemli özelliği boyutu veya değeri değil arkasındaki veriliş niyetidir.


Pagan inançlı Kuzey dünyasında önemli bir gelenek olan hediye verme eyleminin arkadaşlık ve topluluk bağlarını geliştireceğine inanılırdı. Onlara göre cömertlik sahip olunabilecek en asil erdemdir.

İskandinav toplumlarında yaşamış olan insanlar tanrılarına kurban sunmayı onların kendilerine armağan ettikleri hasatlar, olanaklara karşılık olacak birer armağan olarak benimsemişlerdir.


Aesir ve İskandinav inançlarına göre Vanir tanrı ve tanrıçaları insanlığa verdikleri armağanlar konusunda oldukça cömertlerdir. Doğadaki ve yaşamın içindeki tüm bereket onların diyarlarından akmaktadır. Odin ve erkek kardeşleri Vili ve Ve insanlığa nefes, kan ve duyuları armağan etmiştir. Odin’in kendisi insanlığa rünleri armağan ederken çok büyük fedakârlıklarda bulunmuştur. (Odin’in Runik alfabesi keşfi hakkındaki yazımı buradan okuyabilirsiniz.)

Gebo, erkek ve kadın arasındaki cinsel enerjilerin değiş tokuşuna derinden bağlıdır ve bu nedenle kutsal evlilik yeminlerini ve cinsel ilişkinin kuvveti ile ilgili büyüleri derinden yönetir. 


Ayrıca Gebo, ters çevrilemeyen bir rün harfidir. Bu sebeple olumsuz herhangi bir anlamı yoktur.


27 Şubat 2019 Çarşamba

İskandinav Runik Alfabesi #7: Kenaz (Meşale)


Meşaleyi alevinden tanırız
aydınlık ve ışık getirir
soylu nefsler nerede toplandı ise.


Kenaz (ᚲ) runik harfinin kelime anlamı “meşale” olarak geçmektedir. Çam meşalesi olarak bilinen bu rün nesnel anlamda bir odayı veya dış mekanı aydınlatmak için kullanılan bir araçtır. Işık / aydınlatış kavramlarını destekleyen bir semboldür. 


Kenaz rününün meşale anlamı zihni de simgeler. Bilgi açısından aydınlanmayı, doğruluk arayışını ve becerileri de tetikleyen semboldür. Ruhsal anlamda ise içimizdeki ruhun parlaklığını temsil eder. Eğer kenaz rününü üzerinizde taşıyorsanız size zarar verebilecek kötülüklere karşı bir adım öndesiniz demektir. Koruyucu bir ründür.

Yüce Kişinin Sözleri olarak Odin’in söylemlerinin geçtiği Havamal sagasında Odin’in kenaz rünü ile bağlantılı şu sözleri, meşalenin zihni aydınlatma anlamına değinmektedir:

Alevler bir kütükten diğerine sıçrar,
ateş ateşi alevlendirir;
bir insanın zekası sözlerinde gözükür,
aptallığı sessizliğinden belli olur.


Kişisel anlamında kenaz, arkadaşlık ve sevgi kavramları ile ilgilidir. Aşık olduğunuz kişiyi meşaleniz ile aydınlatmaya yorulabilir. Birliktelikten çok aradaki sevgi yoğunluğunu ifade eder. Meşalenin ateşi ne kadar yoğun ise ışık o kadar parlaktır.


Bu gibi anlamlara bakıldığı zaman kenaz rünü alfabedeki en olumlu anlama sahip harf olarak görülmektedir. Fakat bir şekilde kenaz rünü karşınıza ters olarak çıktığında; meşale ateşinin yok edici, ısırıcı yönü ile karşılaşabilirsiniz. Kendinizi bitkin ve mutsuz hissettiğinizde hayatınızı önceden aydınlatmakta kullandığınız meşalenin artık sizin için olumlu bir yönü kalmadığını anlayabilirsiniz. Bu yüzden başka bir aydınlatış kaynağı bulmalısınız. Belki de bulduğunuz yeni bir ışık hayatınıza aydınlığı geri getirecektir.

Bu yazımızı da Wardruna'nın kenaz rün isimli parçası ile bitirelim. (Kenaz, diğer adı Kauna'dır. Bu isim Proto-Germen anlatılarda geçmektedir.)


13 Şubat 2019 Çarşamba

İskandinav Runik Alfabesi #5: Ansuz (Odin)


Ağızdır sözün kaynağı 
bilgelere bilgelik ve danışmanlık getirir.
bilge olmayanlara umut, ilham ve bereket sağlar.

Ansuz, sembolleri anlamlandırırken karşımıza çıktığında söyleyecek bir “söz”ümüzün olduğunu belirtir. Kendimizi nasıl ifade ettiğimiz ve hayatımızın merkezindeki mesajlar ile ilgilidir. Söyleyecek çok şeyimiz olabilir; fakat öncesinde derin bir nefes alıp kendimizi toparlamamız gerekir. Çünkü Ansuz rünü sözden çok sözü nasıl söyleyeceğimiz ile ilgilidir. Söyleyeceklerimiz ağzımızdan bir kez çıkacağı için dikkatli konuşmalıyız.


Ansuz’u görselleştirmeye çalıştığımızda karşımıza Odin çıkmaktadır. Odin’in yüzü bize doğru dönüktür ve bilgelik gözü yanmaktadır. İki kuzgun omuzlarına türemiştir ve iki kurt ayaklarının dibinde oturmaktadır. Bu görselleştirmeyi ilk okuduğum anda aklıma Vikings dizisinin 2.sezon tanıtım fragmanı geldi. Eğer bloğumdaki eski yazılarıma göz attıysanız Vikings dizisi ile mitoloji tanrıları arasındaki benzetmelerle ilgili olanı görmüşsünüzdür. 2. Sezon tanıtım fragmanında Ragnar karakteri de bu şekilde görselleştirilmişti.


İskandinav yaratılış mitinde Odin, ilk insan Ask ve Embla’ya hayat nefesini üfleyerek varoluşun asıl kaynağını hediye etmiştir. Odin’in varlığı size ve çevrenizdekiler için bilgelik ve vahiy kaynaklarını işaret eder. Size düşen ise bu işaretlere dikkatlice odaklanmak ve fısıltılara kulak vermektir.

Ansuz rünü karşımıza ters geldiğinde karşılıklı iletişimlerimizde sıkıntılar yaşayacağımız anlamına gelir. Bu yüzden hayatınızda ne olursa olsun ayrıntılara dikkat edin ve konuştuğunuz kadar karşınızdakinin de sözlerine kulak verin. Odin’in size söyleyeceği şeyleri işitmek için ufkunuzu açın ve hür dikkat doğayı dinleyin...


6 Şubat 2019 Çarşamba

İskandinav Runik Alfabesi #4: Thurisaz (Dev)


Dev sebep olur kadınların hastalanışına
kötü şans kimseyi mutlu etmez


Thurisaz (  ) sembolü düz şekilde karşınıza çıktığı zaman hayat düzeninizde bir takım aksamaların meydana geleceğine veya size acı verecek sıkıntılı bir sürece girebileceğinize yorumlanabilir. Güvendiğiniz, tutunduğunuz dayanaklarda sarsıntılar yaratacak sıkıntılar ile ilgilidir.



Bu rün harfinin kelime olarak ilk anlamı “dev”dir. Daha sonra Hristiyanlaşarak “diken”e evrilmiştir. Dev anlamı İskandinav efsanelerinde devlerin sürekli sıkıntı çıkaran, huysuz yaratıklar olarak tasvir edilmesinden gelir. Bu anlamda Thurisaz harfine denk gelen bir kişi büyük zorluklar yaşayabilir, hatta kendini zulme uğramış hissedebilir.

Çoğu zaman Thurisaz evde ya da işte size karşı engelleyici kimseler olduğunu da ifade edebilir. Devler geleneksel anlamda karmaşa etkenleri yaratan, kötü huylu ve bilinçsiz güçlerdir. Dolayısıyla yaşayacağınız sıkıntılar da hak edilmemiş ya da adil olmayan türden olabilir. Eski zamanlarda bu rün harfi kurbanlarına kötü şans getirmesi için kara büyü olarak kullanılmaktaydı.



Thurisaz özellikle kadınlar için tehlikeli bir semboldür. Kadınların karşılaştıkları bazı sağlık sorunlarına işaret edebilir. Bir kadın olarak yaşadığımız adet düzenindeki aksamalara, cinsel hayatımızla ya da doğurganlıkla ilgili  sorunlara yorulabilir ve bu durumlar için tıbbi tedaviye başvurmak zorunda kalabiliriz.

Eski Futhark alfabenin üçüncü harfi olan Thurisaz rününün bir de “diken” anlamı vardır. Bu anlamı eski İngiliz rünik şiirine dayanmaktadır. Volsunga Sagası’nda Odin, bir uyku dikeni kullanarak Valkyrie Bryndhild’i bir çeşit sihir ile komaya sokmuştur. Bu hikaye orijinal “Uyuyan Güzel” mitini doğurmuştur. Bir bakire, çevresi dikenlerle sarılı bir şekilde uykuya dalmıştır taa ki bir kahraman gelip onu kurtarana dek. Bu anlamıyla da Thurisaz rününün kadınlar için ne kadar zararlı olabileceğini anlamış oluyoruz.


Unutmayın ki her rün okuyucusunda anlam kazanır, siz de rünik şiirleri okurken hissetikleriniz ve anlamlandırdıklarınızı göre yorumlayabilirsiniz.

23 Ocak 2019 Çarşamba

İskandinav Runik Alfabesi #3: Uruz (Dayanıklılık)


Yaban öküzünün büyük yüksek boynuzları
onlarla boynuzlar, acımasız savaşçı
yere vurur ayağını cesurca kırlarda.


Kehanet sırasında attığınız çubuklar içerisinde Uruz (  )sembolü karşınıza düz olarak çıkıyorsa bir meydan okuma ile karşılaşacağınız anlamına gelmektedir. Bu sembol sizi güçlü bir mücadele içerisine gireceğiniz konusunda uyarır. Aşılması zor bir meydan okuma ile karşılaşabilirsiniz fakat bu meydan okuma hayata karşı ne kadar sağlam durduğunuzu ölçmenize yardımcı olacaktır. Yani sizin için her ne kadar acı verici olsa da kişisel gelişiminiz için gerekli olacak bir meydan okuma ile karşılaşabilirsiniz. Bu yüzden karşınıza çıkacak olan zorluklara karşı güçlü bir tavır sergilemelisiniz.


Çubukları attığınız anda Uruz sembolünü ters bir şekilde görürseniz karşınıza çıkacak güçlükleri kabullenmekte zorluk yaşayacağınız anlamına gelir. Sizi hayat mücadelenizde acı bir yenilginin beklediğini söyleyebiliriz. Uruz sembolü aslında tam da hayatımızın içinde olan bir tılsımdır. Tüm yaşantımız boyunca başımıza gelecek olan şeyler bazen bizi çok zorlayacak bazen ise üstesinden geleceğiz.


Şimdiye kadar Uruz’un sadece “meydan okuma” anlamına değindim. Sembolün bir de “yaban öküzü” anlamı vardır. Bu anlam ise İskandinav yaradılış mitlerine dayanmaktadır. Uruz’un bu anlamı biraz da bir önceki yazım olan Fehu (sığır) arasındaki zıtlıkta gizli.

Sığır ve yaban öküzünün karşıtlığı birinin evcilleştirilmiş diğerinin ise evcilleştirilememiş olmasından kaynaklanır. Bu buz ile ateş arasındaki ilişkiye benzer. Fehu, yaradılış hikayelerinde geçen buzu yalayarak eriten ve böylece bir dev olan Buri'nin doğmasına sebep olan Audumla ile ilişkilendirilebilir. Dolayısıyla Fehu sıcak, doğurgan ve besleyici iken Uruz doğaya meydan okuyan bir güçtür.


Her ne kadar Uruz size tehlikeli bir sembolmüş gibi gözükse de yaban öküzü anlamı ile ilgili olan kehaneti onun önemli bir anlamına değinir. Eski İskandinav kültüründe yaban öküzü genç erkeklerin, kendi erkekliklerini kanıtlayabilmeleri için savaştıkları bir düşmandı. Öküzü deviren bir erkek gerçek bir erkek olarak kabul edilirdi. Bu gelenek ile Uruz’un yiğitlik anlamına geldiğini de söyleyebiliriz.



Biz asla düşmanlarımızın silahından kaçmayacağız; aksine onların silahlarına katlanacağız.
 – Hjalmar, Hervarar saga ok Heidreks.