25 Ocak 2016 Pazartesi

İskandinav Mitleri #3: Valhalla ve Bifrost


İskandinav mitolojisinin pek çok farklı diyara sahip olduğunu ve bu diyarların neler olduğunu önceki yazımda sizlerle paylaşmıştım. Bu yazımda çoğunluğun ilgisini çeken Asgard'a bağlı Bifrost'tan ve savaş alanlarında ölen kahramanların getirildiği Valhalla'dan bahsedeceğim.

Valhalla (Valhöll -  "val-HALL-uh" olarak telaffuz edilir.)

"Katledilmişlerin Salonu" anlamına gelir. Odin tarafından yönetilmektedir. Kim ki savaş alanında can verirse ölenlerin yarısı Valkyrie'ler tarafından Odin'in sarayı Valhalla'ya götürülürdü; diğer yarısı ise tanrıça Freya'nın köşkü Folkvangr'a gönderilirdi. Odin'in kadın savaşçıları onun Valkyrie'leridir ve ölümsüzlük karşılığında, savaşta hangi savaşçıların ölüp hangilerinin sağ kalacaklarına onlar karar verirlerdi. Valhalla'da düzenlenen her ziyafette masanın başına Odin oturur ve savaşçılar ile birlikte şarap içer, onlar ile birlikte yemekler yerdi. Aynı zamanda Odin'in Huginn (düşünce) ve Muninn (hafıza) isimli kuzgunları da bu masada onun omuzlarında otururdu.


Eski Nors şiirlerinde Valhalla kalkanlar ve mızraklar ile çevrili, kurtlar ve kartallar tarafından korunan bir yer olarak tasvir edilmektedir. Valhalla'nın giriş kapısının dışında Glasir adında altından bir ağaç bulunur. Bu ağaç ya da koru "tanrılar ve erkekler arasındaki en güzel" olarak tanımlanır. Çeşitli yaratıklar da Valhalla'nın çevresinde yaşamaktadır. Örneği erkek  Eikþyrnir ve keçi Heiðrún, bunlar Valhalla'nın üzerinde bulunan Læraðr ağacının yapraklarını yiyerek beslenirler.

Pek çok yazar Valhalla'nın Asgard'ın bir bölümü olduğunu söyler fakat Eski Nors araştırmacıları da böyle bir şeyin olmadığını söylerler. Peki Valhalla nerededir? Edebi kaynaklara bakılacak olursa Valhalla yeraltı dünyasının bir parçasıdır hatta Helheim'da olduğu söylenebilir. Helheim ve Valhalla arasındaki en kesin ayrımı Snorri Sturluson "Prose Edda" kitabında belirtmiştir. Snorri 13. yüzyıl Hıristiyan bilginlerinden biridir ve eski Nors bilgilerini derleyen isimler arasında en önemli kişilerden biridir. Onun yazdıklarına göre savaşta cesurca hayatını kaybedenler Valhalla'ya götürülürdü. Hastalık, yaşlılık gibi sebeplerden ölenler ise bir dahaki dirilişlerine kadar kendilerini Helheim'da bulur.



Bifrost: Gökkuşağı Köprüsü (Bifröst - "BEEF-roast" olarak telaffuz edilir.)

Eski Nors mitolojisinde Aesir tanrılarının yaşadığı Asgard diyarını biz insanların yaşadığı Midgard'a bağlayan gökkuşağı köprüsünün adıdır Bifrost. Heimdall tarafından korunmaktadır. Yüzlerce kilometre öteyi gece gündüz demeden bu köprü üzerinden gözetler. Kıyamet günü yani Ragnarök geldiği zaman devler Heimdall'ın gücünü etkisiz hale getirecek ve köprüyü geçerek tanrıları öldüreceklerdir. Aynı zamanda Ragnarök'ta Heimdall Gökkuşağı Köprüsü'nün önünde boynuzunu üfleyerek tanrıları savaşa çağıracaktır.

Etimolojik araştırmalara göre Bifrost kelimesi belirsiz bir kelimedir. Orijinali "Billröst" kelimesine benzetilmektedir, anlamı da "bir anda görünüp kaybolan gökkuşağı"dır. 13. yüzyılda yazılmış olan Poetic Edda'da bu ismiyle yani "billröst" ismi ile geçen köprünün adı Prose Edda'da "bifröst" olarak geçmektedir. Prose Edda'ya göre köprü Heimdall'ın sarayı Himinbjörg'da biter. Bilginler Gökkuşağı Köprüsü'nün bildiğimiz Samanyolu'nu temsil ettiğini düşünmektedirler. Pek çok bilginin dediğine göre Bifrost "parlayan yol", "cennete giden yol" gibi anlamlara da sahiptir. Poetic Edda'da köprünün ismi iki şiirde geçmektedir: Grímnismál ve Fáfnismál. Prose Edda'da da  Gylfaginning ve Skáldskaparmál isimli başlıkların içinde geçmektedir.

Vikingler korkak bir şekilde ölmektense savaşta cesur bir şekilde ölerek Valhalla'ya gitmek istemişlerdir. Onlar için Valhalla'ya gidebilmek adeta bir ödül anlamına gelmektedir. Odin ile karşılıklı içki içerek ziyafetin keyfini çıkaracaklarına inanırlar.

Bifrost'u ise Marvel filmlerinde pek çok defa görme imkanımız oldu. Asgard tanrıları Odin'in izni olduğu müddetçe Heimdall tarafından korunmakta olan köprüyü kullanarak Dünya'ya gidebilmektedirler. 

Her yazıya bir şarkı koyma linkimizde ise bu hafta Judas Priest dinliyoruz! 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder