3 Ağustos 2016 Çarşamba

İskandinav Mitleri #10: Tanrıların Tanrısı Odin

Odin, (eski Nors dilinde Óðinn) İskandinav mitlerindeki iki temel tanrı topluluğundan biri olan Aesir topluluğunun başı, diğer tanrıların ve herkesin babası, şiirsel ilhamın, gizem ve büyünün tanrısı, savaşçıların kumandanı ve koruyucusudur. Odin'in karısı doğmuş ve doğacak her insanın yazgısını bilen ana tanrıça Frigg'dir. Diğer tanrılar ve tanrıçalar, Odin’in çocukları olarak bilinirler. Bunlardan ilki ve en önemlisi, Aesir’in ezeli düşmanları olan devlere karşı koruyan, savaşçı tanrı Thor’dur. Odin’in diğer oğulları Bragi, Hod, Hermod ve Baldr’dır.  Ragnarok günü geldiğinde, Fenrir Odin'i öldürecektir.

Odin'in Asgard'ta yaşadığı evin ismi Valaskjalf'tır ve evinde Hlidskjalf adında bir tahtı bulunmaktadır; bu tahttan Dokuz Diyar'ın hepsini gözetleyebiliyordu. Huginn (düşünce) ve Muninn (hafıza) adında iki kuzgunu vardır ve bu kuzgunlar dünyayı dolaşıp olan biten her şeyi Odin'e haber vermektedir. Ayrıca yanında Freki (Yırtıcı) ve Geri (Açgözlü) adında iki tane kurt eşlik eder.


Odin, yeryüzüne ve gökyüzüne de hakimdir. Gerektiği zaman kartala dönüşebilmektedir. Simgeleri ise hiç hedefini ıskalamayan mızrağı Gungnir, her dokuzuncu gecede yeni sekiz yüzüğü doğuran yüzük Draupnir ve sekiz ayaklı atı Sleipnir'dir. - Sleipnir, Loki'ni çocuklarından biridir. -

Odin'in birden fazla ismi bulunmaktadır. Hatta bilinenin üzerine yaklaşık 200 kadar farklı isme sahip. Bu isimlerden bazıları; Alföðr (Her Şeyin Babası), Valföðr (Katledilmişlerin Babası), Hangaguð (Asılmışların Babası), Haptaguð (Esirlerin Tanrısı), Farmaguð (Yüklerin Tanrısı) ve daha fazlası. - Diğer isimlere bakmak isterseniz şuraya bir tık. - Birden fazla isme sahip olmasındaki temel sebep Odin'in farklı yönlerine ve yapıp ettiklerine işaret etmektedir.


Odin'in habercileri Valkyrie’ler ölü savaşçıların ruhlarını Valhalla’ya taşımakla yükümlüdürler. Odin savaşta ölenleri kendisine yarenlik etmeleri için toplamaktadır. - Valkyrie sözcüğü "savaşta katledilmiş olanlar" anlamına gelen valr ve "seçmek" anlamına gelen kiosa fiili ile bağlantılı olan -kyria ekinden oluşur. "Savaşta katledilenleri seçen" anlamına gelir. -

  • Odin neden "tek gözlü" olarak anılmaktadır?


Odin'in asla bitmeyecek bir bilgelik arayışındadır. Hayata dair gizemleri öğrenebilmek için o kadar istekliydi ki ne pahasına olursa olsun bu işin peşini bırakmayacaktı. Hatta rünleri keşfedebilmek için kendisini asmış, kendi mızrağı ile kendisini yaralamış, dokuz gün dokuz gece hiçbir şey yememişti.

Bir gün Odin, Yggdrasil'in kök kısmında bulunan Mímisbrunnr'a (Mimir'in Kuyusu) giderek kuyudan çıkan suyu içmeye karar vermiş. Her kim bu kuyudan su içerse bilgeliği elde edeceğine inanılmaktaydı.  Odin sudan içebilmek için Mimir'den izin istemiş. Fakat kuyunun koruyucusu olan Mimir bir şeylerden fedakarlık etmediği sürece bu sudan içemeyeceğini söylemiş. Bunun üzerine Odin, gözlerinden birini yerinden çıkarmış ve kuyunun içine atmış. Bunu gören Mimir de elindeki boynuza suyu doldurmuş ve içmesi için Odin'e uzatmış. Böylece Odin aradığı bilgeliğe tek gözünü feda ederek kavuşmuş.

  • Bal şarabına neden Odin'in içkisi denmiştir?


Fialar ve Galar adındaki iki cüce Kvasir adlı yaratığı öldürüp kanını balla karıştırarak bir içki hazırlarlar. Bu içkiyi içen kişiyi şaire dönüştüren bir bal şarabı haline getirirler ve üç kazanda saklamaya karar verirler. Ama Suttung adlı bir dev, şarapla dolu bu kazanları cücelerden çalar. Odin de içkiyi Suttung’dan çalmak için bir kumpas kurar. Devin kızını ayartır ve onun aklını öyle çeler ki, dişi dev Odin’in kazanlardan birer yudum içki almasına razı olur. Bunu fırsat bilen Odin, üç yudumda kazanları tamamen boşaltır. Kendisini hemen bir kartala dönüştürür ve yakalanmamak için dağların üzerinden uçarak oradan kaçar. 

Suttung, içkiyi çaldırdığını anlayınca, hemen kendi kartal postunu giyer ve Odin’in peşine düşer; hatta bir ara yakalamasına ramak kalır. İşte tam bu sırada, Aesir kendi saraylarının üzerinde süzülmekte olan Odin’in havada büyük bir tehlikeyle karşı karşıya kaldığını görürler. Hemen Odin’in yardımına koşup sarayda ne kadar kova ve kavanoz varsa hepsini sarayın avlusuna dizerler. Odin, bal şarabını bu kova ve kavanozlara kusar. Böylece, bal şarabı, şair olmaya can atanlara dağıtılacağı güne dek, Aesir’in sarayında tutulur. Bu hikaye üzerinden şiir sanatına "Odin'in keşfi" ya da "Odin'in içkisi" denmektedir. Ayrıca bu hikaye ile ilişkili olarak Odin’i simgeleyen üçlü boynuz, üç yudumda mideye indirilen şaraptan yola çıkarak ortaya çıkmıştır.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder